Kuzey Postası

Kuzey Kıbrısın En Güncel Haber Sitesi

“Meclis’in müzakerecilik görevini alma yetkisi yok”

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Tufan Erhürman, Kıbrıs Postası TV’de yayınlanan programa konuk oldu.

Erhürman, programda ilk olarak Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Genel Başkanı Erhan Arıklı’nın, cumhurbaşkanlığı seçimini kazanması halinde KKTC hükümetiyle sorun yaşayacağı, Meclis’te alınan “iki devletli çözüm” kararına bağlı olarak federasyon görüşmeleri yürütme yetkisi bulunmayacağı ve gerekirse bu yetkinin elinden alınacağı yönündeki açıklamalarını değerlendirdi.

Erhürman, böyle bir yetkinin bulunmadığını belirterek, Arıklı’nın sözlerinin kayda değer bir açıklama olmadığını ifade etti. Hükümetin Kıbrıs sorununa ilişkin aldığı kararın bir “Meclis kararı” olarak yalnızca hükümeti bağladığını vurgulayan Erhürman, bu tür kararların Bağımsızlık Bildirgesi’ni değiştirmediğini söyledi.

Cumhurbaşkanının görevinin anayasayı korumak ve güvence altına almak olduğunu hatırlatan Erhürman, Bağımsızlık Bildirgesi ve Cumhurbaşkanlığı yetkileri ortadayken, alınan kararın yalnızca bir hükümet kararı olduğunu ve müzakerecilik görevinin Cumhurbaşkanına ait bulunduğunu belirtti.

“KARMA EVLİLİK KONUSU KONUŞACAĞIM İLK KONULARDAN BİRİ, RUM HUKUKUNA GÖRE BU HAK ÇOK AÇIK”

Erhürman, Rum Yönetimi Lideri ile ilk buluşmada karma evlilikten doğan çocukların sorununu dile getireceğini ve Rum hukukuna göre bu kişilerin Avrupa Birliği vatandaşlığı hakkına sahip olduğunu belirtti.

“İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM POLİTİKASI, GÜNEY’DE BULUNAN ENERJİ KAYNAKLARI VE AVRUPA BİRLİĞİ VATANDAŞLIĞINDAN VAZGEÇMEKTİR”

Ersin Tatar’ın iki devletli çözüm politikasının mülkiyet ve karma evlilik konularında cevap veremediğini belirten Erhürman, bu politikanın Kıbrıslı Türklerin haklarından vazgeçmek anlamına geldiğini ifade etti.

İki devletli çözüm kapsamında bölgesel enerji konularında ortaklık sağlanamayacağını, bu politikanın diğer haklardan da vazgeçmek anlamına geldiğini ve soruların yanıtlanmadığını söyleyen Erhürman, federasyon kelimesinin sloganlarla alerjik hale getirildiğini, çözüm ve hakların korunması için modelin adının değiştirilmesi gerekiyorsa buna açık olduğunu belirtti.

İki devletli çözümün samimiyetini göstermek için Tatar’ın Kıbrıslı Türklerin hukuken sahip olduğu bölgesel enerji, Avrupa Birliği vatandaşlığı ve mülkiyet haklarından vazgeçmediğini açıkça söylemesi gerektiğini ifade eden Erhürman, Kıbrıslı Türklerin haklarından ödün vermeyeceğini vurguladı.

Kıbrıs sorununun kapsamlı çözümü çerçevesinde, Kasım ayında BM ile yapılacak zirvede 4 maddelik çözüm ön koşullarını sunacaklarını belirten Erhürman, Aralık ayında AB ile gerçekleştirilecek zirvede Schengen meselesini gündeme getireceklerini söyledi.

“TDT ‘KIBRIS SORUNUN ÇÖZÜMÜ MÜZAKEREYLE OLMALI’ DERKEN, ERTUĞRULOĞLU ‘OLAMAZ’ DİYOR”

Türk Devletleri Teşkilatı’nın da Zirve Bildirgesi’ne de değinen Erhürman, TDT’nin en önemli örgütünün Türkiye olduğunu ifade ederek, Bildirge “Müzakereler yoluyla ulaşılmış bir sonuç” atıfında bulunurken, Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’nun “Kıbrıs sorunun çözümü müzakere ile olmaz” ifadeleriyle çeliştiğini belirtti.

“Erhürman kazanırsa görüşmecilik yetkisini alırız”

İçeriği Görüntüle

Programda son olarak federasyonun bir Türk tezi olduğunu da hatırlatan Erhürman, bunun 1973 yılında dönemin Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Bülent Ecevit’in hükümet programında yer aldığını, federasyonun “Gerek bölgede, gerek adada kalıcı istikrarın coğrafi temelli federasyondur” tanımı ile aktarıldığını, bu tanımın Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde de okunduğunu hatırlattı.

Bu bağlamda Doruk Zirveleri’nin de gerçekleştiğini ve federal çözümün Birleşmiş Milletler’in parametresi haline geldiğini ifade eden Erhürman, “Federasyon bizi azınlık haline getirecektir” sözünün hem önceki Cumhurbaşkanlarına hem de Türkiye’nin oluşturduğu bu politikaya karşı gelmek anlamına geldiğini söyledi.

Kaynak : Halkın Sesi